Anonim Şirket Pay Defteri

anonim şirket pay defteri

Anonim Şirketin Pay Defteri Tutma Yükümü ve Kayıtları

Anonim şirket pay defteri, şirketin ortaklık yapısının tespiti ve takibi açısından son derece önemli bir defterdir. 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu’na göre pay defteri ticari defterlerden olup, sermaye şirketleri olan anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler, pay defteri tutmakla yükümlüdürler.

Pay defterinin hiç tutulmaması veya defter bulunmakla birlikte içerisinde hiçbir kayda yer verilmemesi ya da pay defterinin saklanmaması hallerinde, sorumlularına, 6.000 TL’den 73.000 TL’ye kadar adlî para cezası verilir.

Pay Defterine İlişkin Türk Ticaret Kanunu Hükümleri

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun, pay defteri tutma yükümü ve kayıtları ile ilgili hükümleri şu şekildedir :

Anonim Şirket Pay Defteri Kayıtları

Şirket, senede bağlanmamış pay ve nama yazılı pay senedi sahipleriyle, intifa hakkı sahiplerini, ad, soyad, unvan ve adresleriyle, pay defterine kaydeder.

Payın usulüne uygun olarak devredildiği veya üzerinde intifa hakkı kurulduğu ispat edilmediği sürece, devralan ve intifa hakkı sahibi pay defterine yazılamaz.

Şirket, kaydın yapıldığını pay senedine işaret eder.

Şirketle ilişkilerde, sadece pay defterinde kayıtlı bulunan kimse pay sahibi ve intifa hakkı sahibi olarak kabul edilir.

Merkezî Kayıt Kuruluşu tarafından kayden takibi yapılan nama yazılı paylara ilişkin Sermaye Piyasası Kanunu hükümleri ile ilgili diğer düzenlemeler saklıdır.

Anonim şirket pay defteri kaydının silinmesi

Şirket, iktisap edenin yanlış beyanı sonucu pay defterine yapılan kaydı, ilgililerin görüşlerini alarak silebilir. Söz konusu kişilere, silinmeye ilişkin yazılı bilgi derhâl verilir.

Pay Defterine Yapılan Kayıtların Bildirici Nitelik Taşıması

Pay defterine kayıt, kurucu değil, bildirici bir nitelik taşımaktadır. Yargıtay 11. HD’nin 23/11/1978 tarihli, E.1978/4631, K.1978/5252 sayılı kararı bu yöndedir. Doktrindeki görüş de aynı istikamettedir. 

Ayrıca, Yargıtay 11. HD’nin 8/10/1993 tarihli, E.1992/6626, K.1993/6317 sayılı kararında “pay defterine kayıt oy hakkına sahiplik açısından ancak bir karine oluşturur. Pay sahipliği sıfatının ortaklıkça kabulü ve ispatı açısından sadece pay defterine dayanılırsa, defterin bulunmaması, düzenli kayıt yapılmaması, yazının gerçek dışı ve hatalı olması halinde ona mutlak bir anlam tanınmış olur ve bu şekildeki benimseme gerçek ortakların haklarının zayi olmasına neden olabilir. Oysa pay defterindeki kaydın aksi ispat edilene kadar bir karine oluşturacağının kabulü ve bu defterdeki kaydın kurucu değil bildirici ve açıklayıcı nitelikte olduğu mahkeme içtihatlarında ve Doktrinde benimsenmiş bulunmaktadır.” denilerek, pay defterine yapılan kayıtların kurucu değil bildirici nitelik taşıdığı vurgulanmıştır.

Dolayısıyla, ortak (paysahibi) sıfatının tespitinde pay defterindeki kayıt bir karine teşkil etse de, aksinin ispat edilmesi her zaman için mümkündür. Ayrıca, pay defteri, bir ticari defter olduğundan, bu deftere yapılan kayıtların yasal dayanağının da bulunması gerekir.  Bir diğer deyişle, pay devri neticesinde bir kişinin ortak sıfatı kazanıp yeni ortak olarak pay defterine kaydedilebilmesi için, payın kanuna uygun bir şekilde devredildiğini ispat eden vesikaların, sözleşmelerin, mahkeme ilamlarının vs. şirkete bildirilmiş olması ve şirket tarafından muhafaza edilmesi de gerekir.

Anonim şirket pay defteri ile ilgili detaylı bilgi ve talepleriniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

error: Content is protected !!
Sohbet Başlat
1
Yardıma mı ihtiyacınız var?
Merhaba
Yardımcı olabilir miyim?